Sevgili
Ata’m,
Aslında
bu mektuba nereden ve nasıl başlayacağımı bilmiyorum. Bildiğim bir tek şey var,
o da dünyanın en şanslı çocuklarından biri olduğumdur. Çünkü sevgili Ata’m, sen
bize bir bayram hediye ettin: “23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı” Bu
dünyada çocuklara verilmiş ilk ve tek çocuk bayramı ve öyle de kalacak.
Sen olmasaydın
benim en çok üzüleceğim eğitim ve kadın hakları konusunda yaşanan sorunlar
olurdu. Ben şu an çok iyi bir eğitim görüyorum. Ama Cumhuriyet kurulmadan
önceki dönemde yaşayan çocuklar benim kadar şanslı değillerdi. Gerçi böyle
diyorum ama son dönemlerde eğitim sistemi de bir hayli değişti. İlköğretim
okulu olarak okula sekiz yıllık eğitim-öğretim görmek üzere başladık yani
ilkokul ve ortaokul bir aradaydı. Böylelikle her çocuk zorunlu olarak sekiz
yıllık öğrenim görmüş olacaktı. Ama gel gör ki daha ben 4. sınıftayken sistem
değişti. 4+4+4 diye yeni bir sistem getirildi. Liselere girişler farklı bir
sınavla olmaya başladı. Bu sistemler iyi mi olacak, zaman gösterecek. Şu eğitim
işine bir el atsan iyi olacak Ata’m!
Gelelim kadın
hakları konusuna. Ben bir kız çocuğu olarak, erkek çocuklardan farksız olduğumu
düşünüyorum. Onlarla aynı haklara sahibim. Ama bu daha çok büyük şehirlerde
geçerli… Maalesef doğuda küçük yerlerde daha on
yaşlarındaki kızları evlendiriyorlar.”Çocuk gelin” olmak istemiyorum,
kimse de olmamalı bence. Bazı kadınlar görüyorum, çocukları var ama o kadar
genç yaştalar ki… Suç ailenin ve tabii ki toplumun yani bizlerin… Buna izin
vermemeliyiz. Ata’m lütfen bu konuda bir şeyler yapılmasını sağla. Çok
üzülüyorum. Çocukların erken yaşta evlendirilmesine tamamen karşıyım. Senin de
karşı olduğuna eminim Ata’m.
Ata’m, senin en
sevdiğim sözlerinden biri “Yurtta sulh, cihanda sulh!” tur. Ama maalesef şu an
güneyde, Suriye sınırımızda bir savaş başlamak üzere. Üstelik kadın, çocuk
demeden sivil halka acımasızca saldırılıyor. Camiler bombalanıyor, insanlar
canavarca öldürülüyor. Bu hiç hoşuma gitmiyor Ata’m. Savaş çok kötü bir olay.
Sırf kendi çıkarları için masum insanları öldürmek hiç mantıklı değil. Savaşın
bitmesini, insanların barış ve huzur içinde yaşamasını istiyorum Ata’m.
Son dönemde
ülkemizde de soğuk rüzgârlar esiyor. Laiklik ilkesi yok sayılıyor. Milletimiz
bölünmeye çalışılıyor. Oysa şimdi birlik olma zamanı değil mi Ata’m? Sen
çocuklarına bayram armağan ettin ama büyüklerimiz yaşamamıza izin vermiyor. Sen
cumhuriyetimizi gençlere emanet ettin ama gençliğimize her konuda engel
olunuyor. Bunları yaşamak istemiyorum…
Ben sevgi dolu,
umut dolu bir yaşam istiyorum. Barış içinde, eşitlik içinde büyüyen çocuklar
olmak hakkımız değil mi? Sana ihtiyacımız var Ata’m, tut elimizden… İnancın ve
sevgin varlığımıza güç versin… Seni çok seviyorum Ata’m… İyi ki varsın… İyi ki
hep içimizde ve yanımızdasın…
EYLÜL ŞIRAY
5-A