36 yaşında hayata gözleri yuman bir
kişinin şiirlerinin, günümüzde hala okunuyor ve beğeniliyor olması, size de
ilginç gelmiyor mu? Tabii ki Orhan Veli Kanık’tan bahsediyorum. Kısacık ömrüne
rağmen bıraktığı eserlerle ölümsüzleşen birisi o. Tarihe baktığımızda onun gibi
birçok kişi görüyoruz. Bunlar, adımızı yaşatmak için kısa bir ömrün bile
yeterli olabileceğinin kanıtıdır.
Her canlı gibi insan da doğar, yaşar ve
ölür. Bazıları geriye bıraktığı eserlerle ölümünden sonra da yaşamaya devam
eder. Atatürk 57 yıllık hayatında, büyük askeri başarıların yanı sıra çökmüş
bir imparatorluğun kalıntıları ile çağdaş uygarlık düzeyinde bir devlet ve
cumhuriyet kurmuştur. Onun görüş ve inkılapları sadece Türkiye için değil,
birçok ülke için esin kaynağı olmaya devam etmektedir. Atatürk bir sözünde “Benim
naçiz vücudum bir gün toprak olacaktır; ancak Türkiye Cumhuriyeti ilelebet
payidar kalacaktır.” diyerek insanların değil, eserlerin kalıcı olacağını ifade
etmiştir. Che Guevera öldüğünde sadece 39 yaşında olmasına rağmen, görüş ve
düşünceleri halen bazı insanlar için yaşam felsefesi olarak kabul edilmektedir.
Ne kadar yaşayacağımızı bilemeyiz. Ama
yaşadığımız hayatı anlamlı kılmak elimizdedir. Kimileri kırk yıl yaşar ama adı
hiç unutulmaz, kimileri ise yüz yıl yaşar ama adını kimse hatırlamaz. Bu yüzden
ne kadar yaşadığımız değil, nasıl yaşadığımız ve geriye bıraktıklarımız önemlidir. Mert
DALKILIÇ 7-A