Yaşamımızda
bizi engelleyen iplerden kurtulmak için çok çalışmalıyız. Çok çalışalım ki
cahillikten kurtulalım. Cahillikler bizi iplere bağlıyor. Sadi Sirazi’nin de
dediği gibi “Cahil insanlar davul gibidir, sesi çok çıkar ama içi boştur.” Yani
cahil insanlar saftır, çok konuşurlar ama temelleri yoktur.
İplerden
kurtulmanın ikinci yolu da önyargılarımızdan kurtulup her şeye çok yönlü
bakmaktır. Önyargılı insanlar tek bir noktaya bakarken bilgili insanlar çok
yönlü bakarlar. Bakış açımızı değiştirmeliyiz. Mesela Türkiye’nin % 75‘i
önyargılıyken, % 25’i hayata çok yönlü bakar. Bilmediğimiz bilgileri
araştırarak öğrenip bu bilgileri etrafımızdakilerle paylaşmalıyız. Paylaştıkça
herkes bilinçlenir. Mesela “yurt” kelimesini merak ediyorsunuz; internetten
araştırıp bilmeyenlerle paylaşabilirsiniz.
Aslında
engellerden kurtulmak bizim elimizde. İstersek bütün ipleri çözebiliriz. Biz çoğu
zaman bilincinde olmasak da bütün düşüncelerimiz hayatımızı olumlu veya olumsuz
şekillendirir.
Çoğu
zaman biz, başkalarından etkilenip bazı şeyleri yapamadığımızı düşünürüz ama
aslında her şey bizde biter. Düşüncelerimizi değiştirdiğimizde önümüzdeki
engeller kalkar, akan sular durur ve kendi istediğimiz gerçeği yaratabiliriz.
Albert Einstein’in dediği gibi: “Mutlu bir yaşam istiyorsanız hayatınızı bir
amaca bağlayın, kişilere veya eşyalara değil.” Einstein demek istiyor ki bir
amaca bağlanırsanız hayatı daha anlamlı ve kolay yaşarsınız.
Dediğim
gibi engellerimizden kurtulmanın birçok yolu vardır. Bu engellerden kurtulup iplerimizi
çözmek istiyorsak her yolu deneyip çok çalışmalıyız. Aslında iplerimizden
kurtulmak istiyorsak kurtulabiliriz. Ayça
Deniz KAYA 6-A