Bazen, erken yaşta ölmekten korkuyorum.
‘‘Daha uzun yaşayabilir miyim?’’ diye düşünüyorum.
Günlerden pazartesiydi. Arabamla plaja
gidiyordum. Plajda bir tablo gördüm. ‘‘Yaşamını uzatmak isteyenler için ömür
uzatma kahvesini icat ettik!’’ İşte bu! Tam da aradığım buydu. Hemen tablodaki
numarayı aradım. Beni Ankara’ya çağırdılar. Cuma günü Ankara’daydım. Bana
söyledikleri gibi merkeze gittim. 4 yaşlı amca, beni kafede karşıladı. Bana bir
kahve gösterdiler. Bu, değişik bir kahveydi. Aralarından biri: ‘‘Bu kahve
sayesinde 102 yaşına kadar yaşadık.’’ dedi. Başta inandım ama adamların 102
yaşında olduğu belliydi. Benden 100 TL istediler. Hiç beklemeden satın aldım.
Başka biri: ‘‘Her gün 2 çay kaşığı içmelisin’’ dedi. Evime döndüğümde gece
olmuştu. Hemen 2 kaşık içtim. Tadı süt gibiydi. 17 Nisan’da başlayarak her gün
düzenli olarak içtim. Ve 106 yaşını buldum. 1-2 aya ölecektim. Kapıdan 81
yaşında bir adam geldi. Yaşlı adamlardan birinin oğluydu. Bana: ‘‘Sana
verdikleri kahverengi gıda boyası koyulmuş sütten başka bir şey değildi.’’ İyi
de o zaman nasıl 106 yaşına geldim? O anda nasıl uzun yaşadığımı anladım. Ben,
o süt ile uzun yaşayacağıma “inanmıştım.”. Vahit Eren PINAR 7-A