Yorucu bir akşamın
sabahında kalktım, tuvalete gidiyorum. O sırada tuvalette dişlerimi fırçalarken
kendimi aynada gördüm. Yelem vardı; dişlerim kocamandı, sivriydi ve keskindi. Acıkmıştım,
dışarıya çıktım fakat ayakta duramıyordum maalesef ki yere düştüm. Birkaç kez
denedim, alıştırma yaptım, sonunda yürüyebiliyordum. Azıcık yürüdüm, beni gören insanlar
korkuyordu; ellerinde telefon birilerini arıyor gibiydiler. Boynuma yelemin
kılları batıyordu. Alışacaktım bir şekilde. Ardından birkaç adım daha ileriye
gittikten sonra siren sesleriyle ayıldım, polis ve daha fazla bir sürü koruma
birimi gelmişti. Korktum ama ben aslandım, yapacak bir şey yoktu. Bu durum
şehirde hoş karşılanmazdı. Kaçmaya başladım, evimin 7 mahalle ötesindeki arka
ormana kaçtıktan sonra artık güvendeydim sanırım. O sırada karnım acıkmıştı,
burnuma kokular geliyordu, kokuyu takip ettim ve bir ceylan gördüm. Bu bana
iğrenç gelmişti ilk başta, sonra kendimi saldım ve içgüdülerime bıraktım,artık
sinsiydim, yavaştım. Biraz takip ettim ve zamanı geldiğinde üzerine güçlü ve
sert bir atlayış yaptım, kaçmaya çalıştı. Birkaç darbeyle onu yere indirdim ve
o iğrenç gelen şeyi yapmaya başladım: onu yemeye! Tadı güzeldi fakat bir
değişiklik vardı. Gece ne yapacağımı düşünürken bir yandan da ormanı keşfetmek
için yürüyüşe çıkmıştım. Birsürü hayvan vardı, kaçıyordu. Hep bir kuş sesi
vızıltı vb. Ardından ileride de bir sırtlan gördüm, korkmuştum ama bana doğru
geliyordu, hızlıydı, yetişti ve bana saldırdı ancak ben daha güçlüydüm. Yeniden
ona vurmaya başladım, tek darbeyle oda öldü… Gücümü kontrol edemiyor,
korkuyordum; güneş de batmaya başlıyordu, korkmuştum iyice. Susadığım zaman
gidip bir nehirden su içtim, ardından yatacak bir yer buldum. Mucize gibi,
sabah kalktığımda normal bir şekildeydim, birkaç sıyrık vb. vardı vücudumda,
zor yürüyordum. Her şey rüya gibiydi ancak beni bunun gerçek olduğuna inandıran
tek şey kıyafetlerimin yırtık olması, vücudumdaki izler ve zor yürümem oldu. Kalktığımda
ormandaydım ve her yerim ağrıyordu. Yardım aramak için şehre indim, herkes
başıma toplanıp sorular sordu. Yine telefonları vb. gördüm, gene siren sesleri…
Ardından kendimi hastanede buldum; bir doktor, temiz kıyafet, içki içmişim gibi bir kafa ve birçok değişik
şey oldu; kimse hikayeme inanmadı :D Ama ben zaten onlar için YAŞAMADIM
BUNLARI. Atilla Galip Mehmet URKAÇ 7-B