9 Aralık 2013 Pazartesi

DİKKAT METEOR!

Ah! Bu çocuklar benden ne istiyorlar? Ay! Kafama top atmaktan hoşlanıyorlar mı? Bir tekme ordan, şuradan da uçan bir ayakkabı... Eğer anlamadıysanız ben bir çiçeğim. Mor, küçük, fotosentez yapan türden. Birkaç yaprağım vardı onlar da ezildi. Ben bir okul bahçesinde yaşıyorum. Annem ormanda yaşıyor. Anladığım kadarıyla beni bir arı buraya getirmiş. İlk geldiğimde toprağın altında biraz bekledim. Topraktan çıktığımda Pazar günüydü, bu yüzden ezilmeden bol bol güneş ışığı alıp büyüdüm. Sonraki gün yağmur yağdığı için kimse dışarı çıkmadı ve ben de doya doya su içtim. İnsanları gördüğüm ilk gün çok şaşırdım çünkü onların varlığından haberdar değildim. Konuşabilen yaratıklar, inanabiliyor musunuz? Tabii inanacaksınız, siz de onlardansınız. Konuşabilmenize bu kadar şaşırmamın nedeni, inanmayabilirsiniz ama ben ve insanlar dışında hiçbir canlı konuşamıyor. Ben nasıl konuşabiliyorum emin değilim. Size bir günümü anlatmak istiyorum. Güne erken başlarım ve kimse gelip yapraklarımı ezmeden önce olabildiğince fotosentez yaparım. Büyümeye çalışmam çünkü bunun için kullanılan besine gün içinde ezildiğimde ihtiyacım oluyor. Çocuklar gelmeye başlayana kadar sıkılırsam ölü bitkileri örüp köklerimi güçlendirmek için kullanırım. Bahçe dolunca yere yatar, korunmaya çalışırım. Ders zamanlarını kendimi toparlamak ve dinlenmek için kullanırım. Bazen günlük hayat hakkında düşünürüm. Örneğin nasıl yapraklarımın ezilmemesini sağlarım? Gece herkes gittikten sonra hemen uyumam, önce araştırma yaparım. Yalnız başıma çok sıkıldığım için bu zamanı genelde konuşabilen ve düşünebilen canlılar aramak için kullanırım. Ne yazık ki insanlar düşünemediği için onlarla arkadaş olamıyorum. Uyumam gerekmediği halde rüya görmek hoşuma gittiği için uyuyorum. Anlayabildiğiniz gibi günlerim çok sıkıcı geçiyor. Yakın zamanda çok ilginç bir şey oldu. Tamam oldu değil, olacak. Evet, ben geleceği görebiliyorum ama sizin göremediğinizi var sayıyorum. Olan şey bir meteor. Size ne zaman olduğunu söylemeyeceğim ama olduğu zaman çok sıcak bir yağmur yağacak. O yağmuru rüyamda gördüğümde kötü bir şey olacağını bildiğim için çok korktum. Meteor çarptığında insan soyunun devam etmesi için bir korunma alanı olması gerekiyor. Seçilmiş birkaç insan oraya gidip meteorun etkisi geçene kadar orada kalacaklar. Sonra alandan çıkıp Kayt adlı gezegenimizi geride bırakıp 0 A-E3 adlı meteorun bıraktığı parçalarla bir uzay gemisi inşa edip Samanyolu Galaksisi’nde bulunan Dünya adlı bir gezegene gidecekler. Orada uzun yıllar yaşayacaklar ama ilk geldiklerinde ilkel bir şekilde hayatta kalmaya çalışmaları gerekecek. Bana ne olacak bilmiyorum ama umarım Dünya denilen bu yerdeki ilk bitki olurum. Bu bilgiyi paylaşmamın tek nedeni meteor çok yakında ve daha kimse fark etmedi. Eğer hemen fark edilmezse insanları koruyacak alanın yapılması için zaman kalmayacak! Lütfen bu mektubu bulan benim şaka yaptığımı düşünmesin ve bir yetkiliye ve bilim adamına bilgi versin. Şimdiden teşekkür ederim. Naz KARAİSMAİLOĞLU 7-B