Hani… Hani hayatında birçok insan seversin ya. Ben de sevdim. Hem de çok insanı. Bu sırada bir arkadaş buldum kendime. Tatlı, yakışıklı, masum ve her zaman güveneceğim biriydi o. Güvendim de. Onunla çok zaman geçirdim. Okul olsun, dışarısı olsun, farklı ülkeler olsun her zaman konuştuk biz. Aramızda bir bağ oluştu. Zamanla bu bağ gelişti. Ama her zaman birbirimize karşı mesafeli davrandık. Herkes bizi sevgili sandı. Oysa biz hiç birlikte olmadık. Arkadaşken bile başka insanlarla çıktık. Bu insanlara bağlandık. İnsanlar gidince de o beni, ben onu teselli ettim. Büyüdük. O daha çok ilgi çeken bir erkek bense tüm erkeklerin dikkatini çeken bir kız oldum. Yanlış olmasın biz hala arkadaştık. Günler geçti. Bir gün sanırım okulun son dakikalarında içimde bir şeyler oldu. Ona sarılmak istedim. Etrafıma bakındım. Tam arkamdaydı. Ona doğru koştum. O sırada içimdeki tüm buzlar eridi.20 saniyelik cesaretti bu. Ona sıkıca sarıldım. Çok şaşırmıştı. Kulağına sessiz bir şekilde ‘’sana aşığım ’’ dedim. Ne tuhaftır ki bunu istemsizce söylemiştim. Afalladı. Sonra bana sıkıca sarıldı. Anladım ki o da bana anlamasa da delicesine âşıktı. Ardından beni birkaç tur döndürdü. Ve bana şöyle dedi; ben de sana aşığım. Sonra elini belimden çekti. Çok mutlu ve tuhaf bir duyguya kapıldım. Yüzüne baktım. Mavi gözleri vardı. Benim ise koyu kahve. Yüzüne bakarken gözlerindeki parıltıyı fark ettim. O güzel mavi gözleriyle gözlerimin içine baktı. Ona gülümsedim. O da bana masum bir tebessümle baktıktan sonra dudaklarıma yavaş ama sevgi dolu bir öpücük kondurdu. Sevinçten ağlamaya başladım. Gözyaşlarımı sildi. Ardından hoşça kal anlamında yanağıma bir öpücük kondurdu. Hoşça kal demeden daha doğrusu biz neler olduğunu anlamadan uzaklaştım bile. Eve giderken anladım. Sevdiğim tüm insanlar yalan, o gerçekti. Bu olaydan sonra beni birçok kez aradı. Fakat ben ne telefonlarını aşabildim ne de karşısına geçebildim. Çok utanmıştım. Utancım geçince yanına gittim. Bana tekrar sıkıca sarıldı. Çok mutluydu. Ben de tabi ki. Biraz yürüdük ve konuşmaya başladık. Sevgi çiçeğimiz açmıştı. Bir anda utangaç ama sevimli bir şekilde elimi tuttu. Bir an ikimizde ellerimize baktık. Utandım. Biraz gerildi. Sorun mu var diye sordu. Tereddütlü bir şekilde sordum; bu olanları unutmak ve bunlar hiç yaşanmamış gibi davranmak ister misin? Beni kendine çekti ve şöyle söyledi. Ölmediğimiz sürece senden vazgeçmem! Mutluluktan havalara uçtum. Beni emin bir şekilde öptü… O gün, evet o gün anladık biz asla ayrılmayacaktık. Ayrılmadık da. Hala birlikteyiz henüz 20-21 yaşında olsak da şu an evli ve hala çok mutluyuz. Bu anıyı anlattığım için mutluyum ve şunu unutmayınız; hayatını paylaşacağınız insan tem karşınızda. Birbirinizi seviyorsunuz. Bunu unutmayın ve ona göre yaşayın.