11 Aralık 2013 Çarşamba

MAVİ KUŞ

Güzel bir gündü, o gün çok sıkılmıştım. Canım hiç görmediğim yerlere gitmek istiyordu. Arkadaşlarımı da çağırmıştım. Ama onlar sürü olmadan gelmek istemediler, tehlikeli olduğunu düşündüler. Ama ben aklıma koyduğumu yapan bir kuş olduğum için o gün hiç görmediğim yerlere uçacaktım. Hazırlıklar için ertesi günü bekledim. Ertesi gün tüm hazırlıklarımı bitirmiş, uçmayı planlıyordum. Ormana gidip orada uçacaktım bu yüzden heyecanlıydım. İyice havalandım ve uçmaya başladım, iyice yükselince fırtına çıktı, kendimi çok soğuk bir yerde, bir kızın elinde buldum. Çok korkmuştum. İçimden “Keşke arkadaşımı dinleseydim, o zaman böyle olmazdı, sürü halinde çıkmak en iyisiydi.” diye düşündüm. Ama artık çok geçti. Kız beni büyük bir kafesin içine kapatmıştı. Çıkamıyordum, kilit çok sertti. Çok korkmuştum, başka yerlere olan merakım yüzünden şu an özgürlüğüm elimden alınmıştı. Neyse ki arkadaşlarım yokluğumu fark edip beni aramaya çıkmışlardı. Bir grup doğuyu, bir grup batıyı, bir grup kuzeyi, bir grup da güneyi arıyordu. Neyse ki bir grup beni camdan görmüştü. Bir yol bulup kızı balkona çıkartmışlardı, cebinden de kilidin anahtarını almışlardı. Ve hemen kilidi açıp beni çıkarmışlardı. İşte o zaman çok mutlu olmuştum. Ve onlara da çok teşekkür edip özür dilemeyi de ihmal etmemiştim. Sonra hepimiz evimize dönmüştük. Elif Naz AYSAL 7-B