Ahmet’in
küçüklükten beri çok sevdiği bir oyuncağı vardı. Adı Ponçik’ti. Yanından
Ponçik’i hiç ayırmıyordu.
O
gün yılbaşıydı. O yüzden Ahmet çok heyecanlıydı. Hemen yatağından kalkıp
Ponçik’i aldı ve aşağı hızlıca indi. Yılbaşı ağacının altına baktı ve ne
görsün? Adının yazılı olduğu kocaman bir hediye. Ahmet çok mutlu olmuştu. Kısa
süre sonra mutfağa gidip ailesiyle kahvaltı etti. Masada Ponçik için de bir
sandalye vardı. Ahmet onu aileden görüyordu. Akşam Ahmet evde yalnızdı. Annesiyle
babası dışarı işlerinin halletmeye gitmişti. Ahmet her zamanki gibi yanında
Ponçik ile ağacın altında oturup kitap okuyordu. Bir anda Ponçik’ten ışıltılar
gelmeye başladı. Ahmet korkmuştu. Bir süre sonra Ponçik’in yanında bir portal
açıldı. Ponçik, Ahmet’in elini tutup beraber portalın içinden geçtiler. Ahmet
şoktaydı. Gözünü açtı ve karlı, soğuk ama çok güzel bir yere gelmişlerdi.
Ponçik
konuşmaya başladı: “Burası Kış Diyarı. Burada yılbaşı ile ilgili her şeyi
bulabilirsin.” Ahmet “S-Sen konuşabiliyor musun?” diye sordu. Ponçik “Evet. Kış
Diyarında tahmin edemeyeceğin şeyler bile konuşabiliyor.” “Peki, beni niye
buraya getirdin?”diye sordu Ahmet. “Benim nereden geldiğimi görmen için.”diye
yanıtladı Ponçik.
Ponçik
ile Ahmet, geyikleri, şeker fabrikasını, ilginç hayvanları hatta Noel Baba’yı bile
gördüler. Ponçik geç olduğunu söyleyip yeniden bir portal açıp eve döndüler ve
o akşam yılbaşını çok güzel geçirdiler.