Merhaba,ben yüzüğüm.Sizlere yaşamımı yani şu anda nerede olduğumu anlatacağım.Bunları dinlerken gözünüzü kapatın,rahat bir yere uzanın ve kendinizi benim yerime koyun.Hazırsanız, başlasın yolculuk.
Kuyumcu Emre Bey’in raflarındaydım ve ben bir tek taşım.Emre Bey beni hep temizler,titiz ve kibar davranır.Bende onu bu yüzden çok severim.O çok iyi biridir.Bir gün dükkana bir müşteri geldi.Ancak ben onun müşteri olup olmadığından emin değildim.Çünkü adamın kafasında bir kar maskesi vardı ve çok korkunç gözüküyordu.Birden bire cebinden silahını çıkardı ve beni istedi.Emre Bey, olmaz deyince o da Emre Bey’i tehdit etti ve beni zorla aldı.Daha sonra oradan hızla uzaklaştı.Sadece beni alması garipti,beni genelde evlenme tekliflerinde kullanırlar.Beni aldı ve evine götürdü.Beni masaya bıraktı,duşa girdi.Duştan çıkınca şık giyindi,çok heyecanlı görünüyordu.Beni aldı ve cebine nazikçe bıraktı.Kendi kendine konuştuğunu duydum.Şöyle diyordu:
-Ona bugün evlenme teklifi edeceğim.Dilerim beni kabul eder ve mutlu mesut yaşarız.
Bu sözlerden anladığım kadarıyla yine bir gezintiye çıkıyoruz.Kendimi lüks bir restoranda buldum.Masadaki mumlar çok romantik bir hava veriyordu ama ben hala korkuyordum.Çünkü Emre Bey’den uzaktayım.Bu adam bana onun gibi davranmıyordu.Bir süre sonra neşe ile güzel bir kız masaya geldi ve adam onu sandalyesine oturttu.Yemeklerini yediler, sohbet ettiler.Birden adam elini cebine soktu,beni eline alıp genç kızın önüne çömeldi.Beni eline aldı ve şöyle dedi:
-Benimle evlenir misin?
Kız evet dercesine bir yüz ifadesinde bulundu ve adama elini uzattı, o da beni onun narin parmağına taktı.Mutlu bir şekilde birkaç saat sonra oradan ayrıldılar.
Genç kız eve gittiğinde ağlayan Emre Bey ile karşılaştı,onu ağlarken görünce çok üzüldü.Konuşmalarından anladım ki Emre Bey o genç kızın ağabeyi imiş.Bunu öğrenince çok rahatladım.Yabancı bir insanın parmağında değilim.Şu anda güvenilir ellerdeyim.
Eylül Turgun
5-B