Merhaba,
ben çoğunuzun günlük hayatta kullandığı, bazen küfre ve hakarete maruz kalan,
yine de işini bırakmayan, genelde çok katlı her binada görebileceğiniz bir
asansörüm. Ve bugün, bizim neler yaşadığımızı, bizim de duygularımız olduğunu
ve bize de iyi davranmanız gerektiğini anlamanızı sağlayacağım.
Ben
bir apartman asansörüyüm ve her apartmanda mutlaka işe çok erken giden biri
bulunur. Bizim apartmanda da bu kişi Eda Hanım. Her zaman olduğu gibi bugün de
asansörü çağırma tuşuna basmaya başladı. Daha fazla basmasın diye hemen geldim.
Kapımı açıp içeri girince zemin tuşuna basmaya başladı. Hızlıca indirdim onu.
Eda Hanım aslında avukat ve çok disiplinli. Eşinden 1-2 ay önce boşanıp
apartmana yerleşti.
Saat
8’e doğru Ece Hanım bindi. Her zamanki gibi bir kötülük kahkahası patlattı.
Bunun nedeni garajda, arabasının arkasındaki araba sahiplerini, arabalarını
çekmeleri için uyandırmasıydı.
Öğlen
Hacer Hanım ve ikizleri bindi. Zemine inene kadar ikizler yaptı yapacağını. Tüm
gün oda spreyi çalışsa da içerisi çok pis kokuyordu. Akşam, sabah merdivenleri
koşarak inen çocukları çıkardım yukarıya.
Herkes geldi, herkesi taşıdım. Gece yarısına doğru kapıcı Veysel beni
köpükledi ve temizledi. İyi geceler. İyi geceler diyemiyorum çünkü bugün cuma
ve Aysel Hanım’ın oğlu Murat geldi. Her cuma diskoya gider ve alkolü kaçırırdı.
Hayır, dur, yapma…
İşte
bizim bir günümüz böyle geçiyor. Bizim de duygularımız var. Ekin YAKA 7-A