24 Mayıs 2017 Çarşamba

KALİMAKA ADASI

O hafif dalgalı günde güneş artık insanlara el sallarken kapkara yaprakların üstünde başaktan küreklerle evlerine dönen küçük Kalimaka Adası sakinleri birbirlerine hikâyeler ve efsaneler anlatıyorlardı. Bir efsane, adayı yaratan Maka Muka’nın bembeyaz, pembe çiçekli gemisinin geri döneceği hakkındaydı.
Kalimaka Adası neredeyse her tür ağacın bulunduğu; insanların hayvanları, hayvanların insanları sevdiği bir adaydı. Adanın göz bebeği olan dev Molimaka ağacının dev siyah yaprakları ve koyu kahverengi bir gövdesi vardı; evleri, kayıkları hep bundan yaparlardı.
Neyse, biz denize dönelim. Tam kıyıyı görmeye başladılar ki büyük bir dalga göründü ve bir anda Maka Muka’nın gemisi ortaya çıktı, etrafında pembe taç yapraklarından yapılma bir sürü kayık vardı.
Kıyıya vardıklarında da Kaptan Maka Muka gemiden indi ve denizi yatağı gibi kullanan karısı Kalimaso’yu gördü. Kalimaso da adanın yaratılmasında büyük rol oynamıştı, karı koca işleri halletmişlerdi. Kalimaso, adanın hayvanlarını yaratan kişiydi ve o da geri dönmüştü. Adalılar bu çifte çok ilgi gösterdiler ama onlar ilgi istemiyordu sadece evlerinde tüm adayla aile gibi olmak istiyorlardı.
Bir hafta sonra ada daha yeşermiş, hayvanlar daha mutluydu. Maka Muka Molimaka yaprağında gezip adalılarla sohbet ediyordu. Kalimaso ise arkadaşlarıyla adayı geziyor, yüzüyor, hatta hayvanlarla konuşuyordu. Herkes için her şey mükemmeldi.
Çiftin gelişinin üzerinden bir yıl geçmişti ve ada ona bir parti hazırlamıştı, tüm hayvanlar oradaydı. Partide havai fişekler patlıyordu. Bundan sonra aylar, günler, yıllar demeden mutlu ve bir arada yaşadılar. Ekin TURGUNER 7-B