24 Mayıs 2017 Çarşamba

SULU BİR GÜN

Bugün Ezgi üstüme macun sıkarak beni uyandırdı. Ezgi’nin dişleri düzenli fırçalaması beni mutlu ediyor. Bazı arkadaşlarımın sahipleri hiç iyi değil. Onları iyi kullanmıyorlar ya da onları ayda bir kullanıyorlar. Emin olun bir ay macun girmemiş bir ağza girmek kâbus gibidir. Tanıdığım bir arkadaşım var. Ezgi’nin kardeşi Sezgi’nin diş fırçası, onun yerinde olmayı hiç istemem. Sabah Ezgi beni kullandıktan birkaç saat sonra içeri Sezgi geldi. Arkadaşıma acırken Sezgi beni eline alıp macunu sıktı. O an kâbus gibiydi, Sezgi beni yavaşça ağzına götürdü. Ve o an kâbusum gerçekleşmişti. Sezgi’nin ağzının içi çürük doluydu. Ağzından bir an önce çıkmak istiyordum.
O sırada, içeriden Beliz Hanım’ın sesi geldi, Sezgi’ye acele etmesi gerektiğini söyledi. Sezgi beni ağzından çıkardı, yıkadı ve kenara koydu. Bu işkenceden kurtulduğum için sevinmiştim. Evden herkes gitmişti. Benim yanımda Arda ve Bahar vardı. Bahar macun, Arda ise Sezgi’nin diş fırçasıydı. Arda çok mutluydu çünkü Sezgi onu değil, beni kullanmıştı. Üçümüz sohbet ettik.

Zamanın nasıl geçtiğini anlamamıştım. Akşam olmuştu. Ezgi geldi. Bahar’ı üstüme sıkıp ağzını fırçaladı. Arda o sırada uyuyordu. Ezgi çıktıktan sonra biz de uyumaya karar verdik. Bakalım, ertesi gün bizi neler bekliyordu? Defne YILMAZ 7-B