Küçük
bir kızsınız. İleride ne olacağınızı düşünüyorsunuz. Bir türlü karar
veremediniz. Zaman geçiyor akıp gidiyor. Şimdi ortaokuldasınız. Aklınızda
doktor olmak var. Artık doktor olmak istiyorsunuz. Zaman su gibi akıyor. Lisedesiniz
ve artık fotoğrafçı olmak istiyorsunuz. Bu konuda eminsiniz. Yıllar geçiyor,
siz profesyonel bir fotoğrafçısınız. Başarıya giden yollarda emin adımlarla
gidiyorsunuz. Yılın fotoğrafçısı ödülünü almak için deli gibi çalışıyorsunuz. O
kadar hırslısınız ki, hırsınız vicdanınızı ezip geçiyor. Öyle ki küçük yaşta
ölen bir kızın fotoğrafını çekebilecek kadar körelmişsiniz. Bu ödülü kimin kazandığını görmek için süsleniyorsunuz. O sırada
fotoğrafını çektiğiniz kızın ölüm anı geliyor aklınıza. Acıyorsunuz, pişmanlık
duyuyorsunuz. O anda vicdanınız yerine geliyor. O gün aklınızın, kalbinizin,
vicdanınızın önüne bir perde çekilmişken şimdi ise her şeyi fark ediyorsunuz.
İş işten geçmişken olanları fark etmeniz çok acı. Daha kötü olanı bu ödülü
sizin almanız ve siz kaçıyorsunuz. Gerçeklerden kaçamayacağınızı bile bile. Zeynep YILDIRIM 7-B